6-12 Ocak 2003 tarihli tiraj raporuna göre, Türkiye’deki gazetelerin ortalama günlük satışı 3 milyon 660 bin 171’di...
O günlerde iktidarı açıkça destekleyen gazetelerin satış rakamları ise şöyleydi:
Zaman: 294.474
Türkiye: 128.252
Yeni Şafak: 64.402
Vakit: 60.052
Yeni Asya: 7.610
Toplam tirajları: 554 bin 790
İktidar yanlısı gazetelerin, toplam gazete satışlarından aldığı pay: Yüzde 15,1...
Aradan 6 yıl 10 ay geçti...
23-29 Kasım 2009 tarihli tiraj raporuna göre ülkemizdeki günlük gazete tirajı 4 milyon 252 bin 781’e ulaştı...
İktidarı açıkça destekleyen tarikat gazetelerine, bir de “merkez medya”dan devşirilen “akraba, eş-dost” gazeteleri eklendi...
Bunların bugünkü satış rakamları da şöyle:
Zaman: 850.165
Sabah: 358.669
Türkiye: 145.254
Takvim: 118.980
Star: 109.780
Yeni Şafak: 100.925
Taraf: 52.252
Anadolu’da Vakit: 50.611
Bugün: 43.629
Yeni Asya: 11.278
Toplam tirajları: 1 milyon 849 bin 543!
İktidar yanlısı gazetelerin, toplam gazete satışlarından aldığı pay: Yüzde 43.49...
Futbol ve magazin gazetelerini bir kenara koyduğunuzda, bugün satılan her 10 ulusal gazeteden 5’inin, gizlemeye bile gerek görmeksizin iktidar destekçiliği yaptığını görüyorsunuz!
Bu tabloya bir de “merkez medya” daymış gibi görünen; ama patronlarının “iş ilişkileri” yüzünden iktidara “örtülü destek veren” gazeteleri de eklerseniz...
Durum daha da vahim bir hâl alıyor.
Gelin görün ki; iktidar yanlısı gazetelerin sayı ve tiraj olarak bu mucizevi büyüyüşü bile, “En Büyük Devlet Büyüğü”nü kesmiyor...
İstiyor ki; herkes kendisini desteklesin, övsün, alkışlasın...
Bir tek bile muhalif kalmasın...
Desteklemeyene, övmeyene, alkışlamayana, anında yaftayı asıyor:
“Barış, millet ve devlet düşmanı!”
Demokrasi, “çok seslilik” rejimidir.
Bir ülkedeki gazeteler ve onların tirajları da “çok sesliliğin” en önemli göstergesidir.
Şimdi... Kararı size bırakıyorum:
Duygularınızı dinleyerek değil, yukarıdaki somut verilere bakarak söyleyin:
Son altı yılda demokrasiye mi yürümüşüz, yoksa tek sesliliğe mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder